Boş bavul, etekleri buruşmuş elbise, yırtık bilet. Ne varsa bitmeye dair, klişe, sıkıcı; hepsi elimde. Bakıyorum. Bıkıyorum, çok şey aynıydı, nasıl aynı sürdüyse öyle aynı bitti. Koca beş senenin, uyanmanın ve ayakta uyumanın tozları elimde. Çok şey mi öğrendim, çok mu kaldı yarıda, çok mu safım, karar veremiyorum.
Öyle öyle bitti işte. Bildiğim her şeyi borçlu olduğum beş yıl bitti. Şaşkınım. Boşluğun sindirilememesi. Kalabalık günlerin sonunda, odanda sessizliği bekleyip çöküveren hüzün. Kafamdan geriye kalanları toparlayıp yeni bir sayfada bir araya getirmem lazım, yolunu unuttum çokça. Eski ben'i toplayayım diyorum, eskisi gibi bir araya gelmeyeceğini biliyorum. Gelirse kural bozulur.
En iyi bildiklerimi yapacağım. Okuyacağım. Kendimi anlatmayı tekrar öğrenene kadar da derinliği bir avucu geçmeyen kelimeler yazacağım.
Güzel anılarım ve güzel planlarım var, unutmamalı. İnsan kendiyle çok kalmasın.
Haftanın Ümitleri:
Mahur Beste
Aganta Burina Burinata
Tuborg Goldfest
Suşi yapmak
Decameron
Geçen her şeyin özeti:
Ben bu kış öyle üşüdüm ki sorma
Oysa güneş pek batmadı senin evinde
Söyle
Ben seni uzun bir yolda yürürken gördüm müydü hiç.
Edip Cansever
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder