Pazartesi günü evde Harry Potter ve Felsefe Taşı okudum.
Öyle bir mutluluk, öyle bir nostalji ki, anlatmaya kelimeler yetmiyor. Şu kapakta resmen çocukluğum yatıyor resmen. Okumak gerek tekrar, mutlu olmak gerek, Harry'i nasıl çocuksu bir saflıkla sevdiğimizi hatırlamak gerek.
Eski bir dostu bulmuş kadar mutlu uyudum Pazartesi gecesi.
Defalarca söyledim, tekrar söylüyorum: Harry keşke gerçek olsan. Gelsem Kovuk'a, sohbet etsek, benim de asam olsa size yardım etsem. Razıyım Harry ile arkadaş olmamaya, bari Hogwarts'a gitsem.
Çocukluk hayali zannediyordum; ama değilmiş. Ben hala Hogwarts'a inanıyorum, mektubumu bekliyorum ve gelse bugün, şimdi her şeyi bırakıp gitmeye hazırım.
2 yorum:
bunu söyleyerek çok orijinal bir yorum yaptığımın farkındayım ama o dünyanın gerçek olması ve beni hiç beklemediğim bir anda bembeyaz bir baykuşla çağırmaları için her şeyimi verirdim.
daha izleyemedim, izleyince bir write-up da harry, ron ve hermione için yazacağım galiba. Tabii onlar da bana yazacaklar, bu işler karşılıklı şekerim.
ben kuantum fiziğine ve gerçekliğimizi kendimiz yarattığımıza inanıyorum lise bitince kendimi o dünyaya vereceğim ve hogwartsa gireceğim.
Yorum Gönder