Uyan.
Kahvaltı et. Karşıya geç. Starbucksa ulaş.
Meyveli parfe al. Bilgisayarı aç. İnsanların yazılarını kontrol et. Telefonla konuş. Toparlan, çık.
I-podunu tak. Kulaklığın bozuk olduğunu fark et. Sinir ol. D&R'a gir. En ucuz kulaklığı al. Bankamatiğe git. Para çek. Durağa git. Otobüse bin. Otobüsten in.
Metrobüse bin. Kafanda yeni bi
öykü yaz. Metrobüsten in. Yürü. Kadıköy'e ulaş. Sevdiğin insanları bul. Gül.
Fotoğraf çektir.
Hediye al. Yürü.
Simit al. Rıhtıma bak. Minibüsü bul. Minibüsçüye para öde.
Sohbet et. Minibüsten in.
Bilet al. Hediyeni ver. Konsere gir. Yer bulama. Merdivene otur. Koltuk bul. Otur. Bekle. Çalanları dinle.
Sahne önlerine yaklaş. Arkadaşın çıkınca tezahürat yap. Kameraya çek. Sarıl. Tebrik et. Yerine otur.
Şarkı söyle. Vedalaş. Eve gel.
Film izle.
Kahve iç. Blog yaz.
"The sun is up, the sky is blue
It's beautiful, so are you
Dear Prudence
Won't you come out to play?"
Dear Prudence - The Beatles
4 yorum:
minibüsçüden fırça ye. kendini gerizekalı gibi hisset.
iyiymiş :)
"sevdiğin insanlar da seni görmekten mutlu olsun" sıkışmalıydı araya bi yere.
hani nerede bu?
iyi ki geldiniz yaa! benkalpsiz hatta!!!!! he bi de pıtlatörü ne kadar severim bilemezsin :D
Yorum Gönder