28 Mart 2010 Pazar

Hayalperest.

"Sen
Her yolun sonu
Yolun kendisi
Ve tüm dönüşleri."



Yine yapacağını yapmış hatun.
http://ddunyasi.blogspot.com/


Neden blogunu her okuyuşumda boğazıma bir şey takılır ki?
Ve nasıl olur da her buluşmamızı takiben bir şeyler yazmak gelir içimden?

Bu da benim Cumartesim.

Uyan. Kahvaltı et. Karşıya geç. Starbucksa ulaş. Meyveli parfe al. Bilgisayarı aç. İnsanların yazılarını kontrol et. Telefonla konuş. Toparlan, çık. I-podunu tak. Kulaklığın bozuk olduğunu fark et. Sinir ol. D&R'a gir. En ucuz kulaklığı al. Bankamatiğe git. Para çek. Durağa git. Otobüse bin. Otobüsten in. Metrobüse bin. Kafanda yeni bi öykü yaz. Metrobüsten in. Yürü. Kadıköy'e ulaş. Sevdiğin insanları bul. Gül. Fotoğraf çektir. Hediye al. Yürü. Simit al. Rıhtıma bak. Minibüsü bul. Minibüsçüye para öde. Sohbet et. Minibüsten in. Bilet al. Hediyeni ver. Konsere gir. Yer bulama. Merdivene otur. Koltuk bul. Otur. Bekle. Çalanları dinle. Sahne önlerine yaklaş. Arkadaşın çıkınca tezahürat yap. Kameraya çek. Sarıl. Tebrik et. Yerine otur. Şarkı söyle. Vedalaş. Eve gel. Film izle. Kahve iç. Blog yaz.

"The sun is up, the sky is blue
It's beautiful, so are you
Dear Prudence
Won't you come out to play?"

Dear Prudence - The Beatles

22 Mart 2010 Pazartesi

Pippa.


Çok söz söyletmeyen, ama çok düşündüren bir belgesel seyretme şansına eriştim bugün:

"Pippa'ya Mektubum"

Pippa Bacca'nın yarım kalan yolculuğunu hepimiz hatırlıyoruz. Barış elçisi olarak Milano'dan başlayıp otostopla Gebze'ye dek gelebilen Pippa, burada önce tecavüze uğramış, sonra da öldürülmüştü. Onun başına gelenler herkesi üzmüş, ortalığı ayağa kaldırmıştı elbet. Peki biz bu dünyada az da olsa güven duyamaz mıydık kimseye?

İşte bu soruyla yola çıkmış ,yönetmen Bingöl Elmas. Siyah gelinliğini giymiş, tam da Pippa'nın öldürüldüğü yerden, Gebze'den başlayıp bu yolculuğu tamamlamaya çalışmış. Elinden de kamerasını eksik etmemiş, her anını kayda almış bu cesur yolculuğun. Sonunda da az ile çok söyleyen, insanı koltuğuna mıhlayan bir belgesel çıkmış ortaya.

Anlatmıyorum, anlatamıyorum, anlatılmaz çünkü. Ne yapın, ne edin, seyredin.


Rahat uyu Pippa Bacca.




(Bu filmi ayağımıza dek getiren mükemmel insan Angie'ye kocaman teşekkürler)

19 Mart 2010 Cuma

Cuma.


Hava bu kadar güzelken, bahar gelirken, insan fazla konuşmamalı.
Mutlu olmalı.
Bugünün armağanı olsun:

I don't care if Monday is blue
Tuesday is gray and Wednesday too
Thursday I don't care about you
It's Friday, I'm in love

Friday I'm in Love - The Cure

15 Mart 2010 Pazartesi

Burkina Faso.



"Burkina Faso kendi dillerinde mutlu insanlar ülkesi anlamına gelmektedir."

Ay ne şeker insanlarsınız siz.
Başkenti de Ouagadougou imiş. Vagadugu diye okunmalı.

Hepimiz Burkina Fasoluyuz!